Köşemizi takip edenler bilir, en sık yazdığımız konuların başında terör gelir. Kimden ve ne amaçla gelirse gelsin lanetlediğimiz terörün bir türlü bitmediği acı bir gerçek. Her saniye binlerce kurban verilen terörü Milli Gazete’den Abdülkadir Özkan genel bir değerlendirmeyle özetlemiş. Her satırı isabetli tespitlerle dolu yazıyı paylaşarak aradan çekiliyorum. Buyurun birlikte okuyalım.
“Dünyanın hemen her köşesinde silahlı çatışma, terör olayları sürüp gidiyor. Hâlbuki tüm ülkeler teröre karşı olduklarını açıklıyor, hatta bununla da kalmayarak Suriye ve Irak’ta sayıları tam olarak bilinmese de 63 ülkenin terör örgütleri ile mücadele ettiği haberleri medyada yer alıyor. Netice olarak bakıyorsunuz ki, terör örgütleri varlıklarını sürdürüyor, devletler terörü önlemede başarılı olamıyor. İşte bu noktada terör örgütlerinin gücünden çok terörle mücadele ettiklerini söyleyen ülkelerin söyleminde bir samimiyetsizlik olduğunu söylemek yanlış olmaz. Eğer, gerçekten dünyaya yön veren ülkeler başta olmak üzere yüzlerce ülke teröre ve terör örgütlerine karşı ise yeryüzünde terör örgütlerinden ve terörden eser kalmaması gerekmez mi Çünkü tüm dünya teröre karşı olduğu halde terörle mücadelede sonuç alınamadığını söylemek ve buna inanmak dünyanın terör örgütleri karşısında aciz kaldığını söylemekle eş anlamlı olur. Bu ise doğru bir değerlendirme olmadığı gibi insan aklını ciddiye almamak anlamına gelir. Böyle olunca terörle mücadele eden ülkeler ve özellikle de dünyaya yön veren sömürgeci güçlerin söylediklerinde samimi olmadıklarını düşünmek doğru bir yaklaşım olur. Bir diğer ifadeyle bir yandan terörle mücadele ettikleri görüntüsünü veren sömürgeci güçler öbür yandan terör örgütlerine öldürücü bir darbe vurmamaya dikkat ediyor, bununla da kalmayarak terör örgütlerini başta silah olmak üzere destekliyorlar. Yani, bir yalan rüzgârı estiriyorlar. Bu noktada sömürgecilerin çıkarları uğruna böylesine ikiyüzlü ve yalana dayanan bir çizgi izlemelerinin yadırgamaktan çok, bu oyuna insanlık âleminin hatta, terör olaylarında ülkeleri yerle bir olan, milyonlarca insanı hayatını kaybeden ülkelerin bile inanması ya da inanmış görünmesi dikkat çekici değil mi? Şunu hemen belirteyim ki, sömürgeci güçlere birtakım ülkelerin yöneticilerinin inanması onları hâlâ dost ve müttefik olarak nitelendirmeleri aptallıklarından çok sömürgecilerin gerçek yüzlerini ve niyetlerini tam olarak bilememelerinden değil, birtakım bu dünyaya dönük çıkarları uğruna o zalimlerle kol kola yürümeyi içlerine sindirebiliyor olmalarındandır. Bir başka ifadeyle birtakım Müslüman kimlikli yöneticilerin bu dünya nimetleri uğruna ahireti unutmalarındandır.
Sadece Irak ve Suriye’de yaşananlar dikkatlice incelendiği ve değerlendirildiğinde bölgemizde hem adı geçen tüm terör örgütleri hem de ABD, Rusya ve bazı AB ülkeleri gibi emperyalistlerin birlikte hareket ettiklerini görmemek mümkün değil. Dikkat edilirse, Irak’ın birtakım yalan haberlerle işgaline karşı hiçbir ülkeden ciddi bir tepki gelmemiş, bir bakıma Irak göz göre göre ABD’nin sömürüsüne terk edilmiştir. Hatta ABD işgaline bazı İslam ülkelerinden hatta Irak içinden bazı çevrelerden destek verildiğini unutmamak gerekiyor. Irak ordusunun ciddi bir direniş sergilemeden ülkelerini işgalcilere bırakmış olması bunun açık ifadesidir. Aradan zaman geçmiş benzer akıbete Libya ve Mısır uğramış, Sudan çok daha önceden parçalanmış, Sudan petrollerinin kontrolü Haçlı ittifakının eline geçmiştir. Kısacası, sömürgeci güçler gözlerine kestirdikleri ülkelerin zenginlerini sömürmek için önce onların başına bazı terör örgütlerini musallat etmekteler, sonra da kurtarıcı pozlarında ortaya çıkmaktadırlar. Kısacası, terör örgütlerini meydana süren de, sonra onlarla mücadele ediyor görüntüsü verenler de sömürgeciler.
Bu bakımdan özellikle İslam dünyası genelde ise tüm mazlumların bu zulme ve sömürüye son vermek için ayağa kalkması gerekiyor. Bunun için özellikle de sömürgecileri toplumlarına kurtarıcı gibi göstermeyi terk etmeleri şarttır. Bu yapılabildiği takdirde toplumlar sömürüye karşı her türlü mücadele için rahatlıkla hamle yapabilir. Yeter ki yöneticiler birtakım çıkarlar uğruna kendi toplumlarının kandırılmasına destek vermesinler. Terör örgütleri arasında ayrım yaparak bazı örgütleri müttefik gibi göstermesinler. Bu sağlanabildiği takdirde özellikle bölgemizde terör örgütlerinin kökünü kazımak zor olmayacaktır.”
Haftaya tekrar burada buluşuncaya kadar sağlıklı, huzurlu ve mutlu kalın, hoşcakalın.