Her şey o kadar hızlı gelişiyor ki, birini algılayıp değerlendirinceye kadar başka bir olay patlak veriyor. İsrail ile Filistin arasında yapılan bir askere karşılık bin yirmi yedi tutuklunun serbest bırakılmasını değerlendirmeye niyetlenmiştik. Daha Bitlis’te beş polisin şehadet haberi bitmeden Hakkari’den gelen 26 şehit haberi ile sarsıldık. Israrla, bu tür terör olaylarına alışmamızı bekleyen zihniyetlerin aksine bir kez daha iliklerimize kadar donuverdik…
Herkes her şeyi biliyor ama hiç kimse bir şey yapmıyor. İlkinden ne olduysa, sonuncusu da aynı şekilde gerçekleşiyor. Ördekli, Kocatepe, Okçular, Çağlayan, Dağlıca, Aktütün adı ve yeri ne olursa olsun değişmiyor. Ateş düştüğü yeri yakıyor, yakmaya devam ediyor. Yine bildik tepkiler, yine benzer açıklamalar…
Biliyoruz, haritaları değiştirmek istiyor birileri. Alışkanlıklarından vazgeçemiyorlar. Yine kanla çizmek istiyorlar sınırları. En son Rusya’dan bir politikacı kusmuş hezeyanlarını. Jirinovski bilmem ne –istan diye bir devlet kurulmasına yardım etsin AB demiş. Şu bizim girmek için çaba attığımız AB’ye çağrı yapmış. Birileri de baş teröriste yer beğeniyor yok Marmaris yok Muğla. Uzatmayacağım yazıyı. Biliyorum… İnsafını ve vicdanını kaybetmeyenlerle aynı duyguları paylaşıyoruz. Ağlıyoruz içimize…
Duygusallığa, çarpıtmaya, laf kalabalığına kimse girişmesin. Şu an yaşadıklarımız can emniyetinin ortadan kalkmasıdır. İnsan temel hak ve hürriyetlerinden birincisi olan yaşam hakkına müdaheledir. Şu ırk, bu topluluk meselesi değildir. Ortadoğu üzerine kurulmuş büyük çıkarların çatışmasıdır. Dini, ırkı, insafı ve vicdanı olmayan uluslar arası odakların, projelerin kavgasıdır.
Lanet olsun insanın can emniyetine tecavüz edenlere… Lanet olsun daha neyin kavgası olduğunu bile anlayamayan gencecik delikanlıları katledenlere… Yazıklar olsun, umutla yolları gözlenen evlatların hayatına kast edenlere, ettirenlere, ihmali olanlara ve fırsat verenlere…
İnanıyoruz, Allah’ın rahmeti şehitlerin üzerine olacak. Son şehitlerimizin yakınlarına sabırlar diliyorum. Allah hepimize akıl versin, fikir versin diyorum. ‘İçimizdeki ahmaklar ve hainler yüzünden bizi de helak etme Yarabbi’ diyorum. Çok şey demek istiyorum, ama hiç bir şey diyemiyorum…