Yerel gündem konularıyla o kadar çok oyalanıyoruz ki, çoğu zaman dünyada olup bitenlerin farkına varamıyoruz. Aday adayları, adaylar, dersaneler, seçim, partiler derken günler geçip gidiyor. Geçen yazımızda, İran ile Birleşmiş Milletler yetkilileri arasında imzalanan anlaşmaya değinmiş ve buradan hareketle baskı ve zulüm altındaki ülkelere yer vermiştim. O yazımıza ilişkin Kıvanç Özgür isimli bir okuyucumuz konunun başka boyutlarına dikkat çeken bir e-posta göndermiş. Uluslar arası arenada olup bitene duyarsız kalmayan okuyucumuz düşüncelerini de bizimle paylaşma inceliği göstermiş. Kendisine teşekkür ediyor ve satırına dokunmadan yer veriyorum.
“Haberlerini takip edebildiğim anlaşmaların en çoğu Ortadoğu ülkeleri tarafından yapıldı. O kadar sistemli ve verimli anlaşıyor olmalılar ki Ortadoğu’nun dünyada çapındaki tanımı bataklık. Oysa burası bir Müslüman coğrafyası. Üç büyük dinin de doğduğu yerler burası. Ortadoğu ülkelerinin yaptığı anlaşmaları önemsiyorum, bir de anlaşamasalardı ne olurdu? Değil mi? İran’ın batı ittifakıyla yaptığı son anlaşma da en az diğer anlaşmalar gibi değerlidir şüphesiz. Bir tarafta dünyanın güzide emperyal güçleri, diğer tarafta dünyanın en şüpheli devleti İran. Ve tabi İsrail, perdenin arkasından olup biteni izledikten sonra ben buna anlaşma demem dedi. Anlaşanlara karşı koyduğu bu tavır anlaşılır mı değil mi bunu zaman gösterecek diye düşünüyorum. Türkiye ise anlaşma masasında yok değil mi? Yok, tabi neden olsun ki. Belli ki bu kadar çok anlaşan ülke varken Türkiye anlaşsa da olur anlaşmasa da demişler ve Türkiye’yi çağırmamışlar. Oysa biz Ortadoğu’da arabuluculuğu iyi yapardık, oysa biz on sene önceki Türkiye değildik ve üç kat büyüdüydük, oysa biz bölgesel güç olduyduk falan…”
Her bir meseleye mensup olduğumuz parti, cemaat, meşrep, soy penceresinden bağımsız olarak bakabilsek acaba bazı gerçeklerin farkına varmak mümkün olur muydu? Gerçek mi, hangi gerçek? Sorular, sorular, sorular….
Haftaya yeni konularla tekrar Sanal Ortam’da buluşabilmek dilekleriyle sağlıklı, huzurlu ve mutlu kalın, hoşcakalın.