“Mart ayı dert ayı” demiş birisi. Bir başkası da, “Mart kapıdan baktırır, kazma kürek yaktırır” buyurmuş. Kışın bitip baharın geldiği bu ay için ben de “anma ve kutlama ayı” diyorum. Evet, tarihimizde büyük olaylara şahitlik etmiş mart ayı içerisindeyiz. İstiklal Marşımızın kabul edilişi ve Çanakkale Zaferimiz bu ayın en mühim hadiselerinden. Kutlanan birçok belirli gün ve hafta da bu ayın içinde yer alıyor. Belirli gün ve haftaların gerçekten amacına ulaşıp ulaşmadığı tartışmaya açık ve ayrı bir konu. Bazıları toplumda hassasiyet oluşturma noktasında gerçekten önemli bir boşluğu doldururken bazıları da hiçbir anlam ifade etmez hale gelmiş durumda.
Bu yazımızda sırasıyla bu ayın günlerine bakalım. Mart ayının ilk haftası Yeşilay ve deprem haftası. Büyük depremleri görmüş deprem kuşağında bir ülkeyiz. Her an deprem olabilir. Deprem bilincinin oluşması açısından bu hafta her açıdan önemli. 8 Mart Dünya Kadınlar günü. Kadınlar gününü, 12 Mart İstiklal Marşının kabulü ve Mehmet Akif Ersoy’u anma günü takip ediyor. İstiklal Marşında geçen ve şiire asıl ruhu veren kelimelerin yavaş yavaş hayatımızdan çıktığını gördükçe bu günün ehemmiyetini daha fazla hissediyoruz. Ancak hali hazırdaki etkinliklerin bu anlamda oldukça yetersiz olduğunu söylemek mümkün. 8-14 Mart arası Bilim ve Teknoloji haftası. 14 Mart Tıp Bayramı. Ülkemizde modern tıp eğitiminin başladığı tarih olduğu söyleniyor. Sağlık çalışanlarını bir gün olsa da hatırlamak açısından kayda değer.
Mart ayında kamuoyu gündeminde kendine fazla yer bulamayan ancak kutlama listesinde yer alan bir hafta da 15-21 Mart Tüketiciyi Koruma Haftası. Hayatımızın her anı tüketim. Bilinçlenmemiz gereken en önemli konu. Bir hafta değil belki bir ay olsa yetmeyecek. Maalesef en zayıf noktamız tüketim. 16 Mart Öğretmen Okullarının Kuruluş Yıldönümü. Öğretmen okullarıyla sınırlı bir gün. Yaşlılara Saygı Haftası geliyor hemen ardından. 18-24 Mart tarihleri arasında. Ömrü yeten herkes yaşlanacak. Yoğun hayat koşuşturması arasında durup bir düşünmek için fırsat. Çok derin bir konu. Başka bir yazıya bırakalım.
Bu ayın en mühim hadisesi elbette Çanakkale Zaferimiz ve şehitlerimiz. 18 Mart hem şehitlerimizi andığımız hem de zaferimizi kutladığımız bir gün. Anlamak için en fazla çaba göstermemiz gereken tarihimizin dönüm noktası. Sıradan belirli gün ve haftalardan ayrı bir yere koymamız gerekiyor. Peki, öyle mi? Kesinlikle hayır. Yıllardır kutlanıyor ve her geçen gün asıl mana ve ruhundan uzaklaşıyor. Çanakkale konusu da derin bir konu. Şehitliklerimiz başta olmak üzere uzun uzun değerlendirmeye müsait.
Mart ayının kutlama listesinde sırada Orman Haftası var. 21 – 26 Mart tarihleri varmış müsait, buraya koymuşlar. Hayırlı olsun! Uluslararası Irk Ayırımı İle Mücadele Günü var aynı gün başlıyor Orman Haftası ile. Nevruz ve Türk Dünyası ve Toplulukları Haftası da için de başlangıç günü 21 Mart. Nevruz kutlanmaya yeni başlandı diyebiliriz. Henüz üzerinde tartışmalar bitmiş değil. Sahiplenen sahiplenene gidiyor. Nevruz konusuna girmeyelim isterseniz! Hayatımızın ve dünyamızın dörtte üçünü kaplayan su için 22 Mart Dünya Su Günü var. Yazı uzayacak isterseniz bir çırpıda bitirelim kalanlarını. 22 Mart Dünya Çocuk Şiirleri Günü, bir gün sonra 23 Mart Dünya Meteoroloji Günü. 27 Mart Dünya Tiyatrolar günü. Mart ayının son haftası pazartesi günü Kütüphaneler haftası. Vergi Haftası ile Mart ayını tamamlıyoruz. Unuttuğum varsa kusuruma bakmazsınız umarım. Ne kadar çok kutlanacak gün ve haftamız var değil mi bu ayda? Ve bir o kadar da anılacaklar. Haydi, size kolay gelsin. Haftaya kadar mutlu kalın, hoşcakalın.