Kim Zengin Aslında?

zenginlik

Sevgili dostlar, kıymetli okuyucularımız, yeni bir yazıda daha buluşmanın mutluluğuyla hepinize saygı ve hürmetlerimi sunuyorum. Akıp giden zaman ve olayların aksine bugün sizlerle üzerinde düşündürecek bir hikâyeyi paylaşmak istiyorum. Başlığa bakarak şahıslarla ilgili olduğunu düşündüyseniz, değil derim. Farklı zamanlarda yaşamış olsa da, yeryüzünde insanoğlunda zenginlik, iktidar ve şöhret arzusu hep olmuş. Bunlara ulaşmak için ömürlerini feda edenler de olmuş. Hangisine kimin gerçekten ulaştığı ise aslında bir sır olarak kalmış hep ve halen devam ediyor bu sır. Bu hikâye de buna dikkat çekiyor. Birlikte okuyalım.

Bir zamanlar uzak ülkelerin birisinde, verimli toprakların bulunduğu bir vadide Şeka adında kibirli bir adam yaşardı. Uçsuz bucaksız topraklarında at sırtımda gezip sahip olduklarıyla gururlanmayı marifet bilirdi bu adam. Bir gün yine atıyla gezerken Şakir adında amele bir köylüyle karşılaştı. Şakir, büyük bir söğüt ağacının altında öğle yemeğini bitirdi, elleri havada dua ediyordu. Şeka yanına kadar geldiyse de Şakir onu görmedi. Sonunda kafasını kaldırdı ve “Özür dilerim efendim. Geldiğinizi fark etmedim” dedi. “Verdiği nimetler için Rabbime şükrediyordum da.”

“Hah!” diye homurdandı Şeka, Şakir’in sofrasındaki yenmemiş yarım ekmeği ve peynirleri görünce:

“Bunlar benim yemeğim olsaydı şükür falan etmezdim!”

“Benim karnımı doyurmaya yettiler ama” diye cevapladı Şakir tevazuuyla. Sonra biraz çekinerek “Sizinle bugün karşılaştığım iyi oldu. Dün akşam garip bir rüya gördüm.”

Kibirli adam, merakla rüyasını sordu ona.

“Her taraf güzel çiçekler ve huzurla doluydu. Ama ‘bu gece vadinin en zengin adamı ölecek’ diye bir ses duydum.”

“Rüyalar!” diye tersledi Şeka. “Anlamsız şeylerdir onlar!” sonrada atını dörtnala sürüp gözden kayboldu.

“Bu gece ölmek ha!” diye kendi kendine söylendi yolda. “Vadinin en zengini elbette benim. Ama saçma sapan bir şey bu. Telaşlanmaya gerek yok.” En iyi şeyin, yaşlı köylünün rüyasını unutmak olduğuna karar verdi.

Böylece, kendini daha iyi hissetti. Ama içine kurt düşmüştü bir kere. Belki de sağlığı o kadar yerinde değildi. Bu düşünceyle, köyün doktorunu çağırdı. Eve gelen doktora Şakir’in rüyasında vadinin en zengin adamının öleceği haberini aldığının anlattı. “Bana anlamsız geldi” diye fikrini açıkladı doktor. “Ama için rahat etsin diye seni bir muayene edeyim.”

Gerekli tetkiklerden sonra yüzündeki kocaman gülümsemeyle “At gibi sağlam ve sağlıklısın!” diye müjde verdi Şeka’ya. “Bu gece ölmen imkânsız!” Doktor tam çantasını toplatıp evden ayrılmaya hazırlanıyordu ki, kapıya bir haberci geldi nefes nefese.

“Doktor, doktor!” diye feryat etti adam. “Çabuk benimle gelin! Şakir! Bizim yaşlı Şakir! Sanırım uykusunda öldü!”

Haftaya tekrar buluşuncaya kadar sağlıklı, huzurlu ve mutlu kalın, hoşcakalın.

One thought on “Kim Zengin Aslında?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Yukarı Çık