İki Hikaye Bir Yorum

ikihikaye

Sanal Ortam köşemizin kıymetli okuyucuları, değerli dostlar. Her hafta burada farklı konularla birlikteyiz. Çoğu zaman gündeme ilişkin değerlendirmeler yaparken ara ara tebessüm ettiren ama bir o kadar da düşündüren hikâyelere yer veriyoruz. Bu yazımızda hem güldürecek hem de düşündürecek iki kısa hikâyeyi paylaşmak istiyorum sizlerle.

Hikâye bu ya; günlerden bir gün şeytanın yolu bir köye düşmüş. Keyfi yerinde olan şeytan sırtını bir ağaca dayamış ve buzağısı kazığa bağlı olan ineğini sağan genç bir kadını uzaktan izlemiş. Şeytan kadını epeyce izledikten sonra yerinden kalkıp kazığa bağlı buzağının ipini biraz gevşetmiş. Buzağı bu az ötede annesinin sütünün kovaya sağılmasını aç karnına izlemeye daha fazla dayanamamış debelenmiş ve boynundaki ip çözülmüş. Koşarak annesini emmeye giden buzağı süt kovasını devirmiş. Sağdığı süt ziyan olunca sinirlenen genç kadın eline geçirdiği odunu buzağıya vurunca yavru yere yığılmış. Yavrusuna saldırılan inek kayıtsız kalamayıp bir tekmede kadını yere serip öldürmüş.

Uzaktan geçmekte olan kadının kayın pederi, ineğin ´gelinini öldürdüğünü görüp ineği tüfekle vurmuş. Silah sesini duyan koca, karısını yerde cansız yatar babasını da elinde tüfekle görünce silahını çekip babasını öldürmüş. Kısa bir süre sonra gerçeği öğrenen genç adam, bu kadar acıya dayanamayıp intihar etmiş. Bütün bu olayları bir kenardan izleyen şeytan; “bu felaketi de bana yüklerler, buzağının ipini gevşetmekten başka ne yaptım şimdi ben!” demiş.

………….

Zamanın birinde padişahın birisi vezirine sormuş; “Vezir! Eğitim mi önemli, karakter mi? Vezir hiç düşünmeden cevap vermiş.

– Karakter padişahım. Padişah memleketin her yerine tellalları gönderip çağırtmış. “Duyduk duymadık demeyin en iyi hayvan eğiticisine yüz kese altııın!”

Duyan gelmiş. İçlerinden en iyi hayvan eğiticisi padişahın huzuruna çıkarılmış. Padişah hayvan eğiticisine sormuş;

– Bir kediye tepsiyle servis yapmayı ne kadar zamanda öğretebilirsin?

– Altı ayda öğretirim padişahım. Tamam demiş padişah. Altı ay dolmuş, huzura alınmışlar. Padişah;

– Öğrettin mi?

– Öğrettim padişahım!

Saray erkânı toplanmış. Kedi elinde tepsi servis yapmaya başlamış. Tam vezirin önüne gelmiş, padişah yine vezire sormuş:

Vezir! demiş. “Eğitim mi önemlidir karakter mi?” Vezir padişahın sorusuna cevap vermeden önce cebinde hazır tuttuğu fareyi yere bırakıvermiş.

Altı ay eğitimden geçen kedi tepsiyi attığı gibi farenin peşinde koşmaya başlamış. Tabi altı aylık emek te boşa gitmiş. Vezir cevap vermiş.

– Karakter padişahım!

Yaşadığımız dünyada özellikle uluslararası ilişkileri göz önüne aldığımızda birbiri ile çok ince bir ilişkisi bulunan bu iki hikâyenin yorumunu sizlere bırakıyorum. Yeni yazılarla tekrar buluşuncaya kadar sağlıklı, mutlu ve huzurlu kalın, hoşcakalın.

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

*

Yukarı Çık