Bilgisayarın başına geçip köşe yazısını yazmaya niyetlendiğimde önce gündeme sonra da daha önce yazdığım yazılara bakarım. Son zamanlarda; ‘akıl almaz, şaka gibi, garip, inanılmaz, sıra dışı’ kelimelerinin bolca geçtiği yazılar çoğalmış. Neredeyse olağan hale gelmiş. Bu yazı içinde öyle yaptım. Yazılı ve görsel basının gündemine göz attım. İnsan hafızasını zorlayan bir süreç haberlerin en başta yer alıyor. Bu topraklarda doğmuş ve doğacak bütün insanların hakkını 40 yıla yakındır alan terör örgütünün henüz cezasının infazı bitmemiş başı, şimdiye kadar örgütü içerde olduğu halde yönetmeye devam etmesi yetmiyormuş gibi, bir anda yeni bir sürecinde baş aktörü oluverdi. Suç belli, ceza bellidir. Cezanın infaz şekli bellidir. Sayfalar dolusu gerekçesi olsa bile usulü bozmak en başta adaletin ruhunu sarsar. Sarsılma bir başladı mı da sonu gelmez. Allah’ım sonumuzu hayreyle diyerek bu sürecin bana hatırlattığı bir hikâyeyi paylaşayım.
Adamın biri rüyasında bir ses duyar. “Pek yakın bir vakitte, tüm insanlığın felaketine sebep olacak bir iş yapacaksın.” Kendini çok kötü hisseden adam ne yapacağını bilemez. Kendini ahir zamanda çıkıp binlerce insanın ölümüne sebep olacağı bildirilen Deccal gibi hisseden adam, düşünmeye başlar. Binlerce insanın ölümüne sebep olacağıma ben öleyim diyerek, hemen en yakında bulunan tren raylarının olduğu bir yere gider. Kendini rayların üzerine atıp hayatına son verecek treni beklemeye başlar.
Derkeeen, orada çayırda top oynayan çocuklardan biri topunu demiryoluna kaçırır. Tam o anda da, yaklaşmakta olan trenin “çuf, çuf, çuf” sesleri duyulur. Çocuğu rayların üzerinde hızla gelen trenden habersiz gören adam, kendi makûs talihini unutup çocuğa doğru koşar ve bir hamle ile çocuğu kaparak rayların dışına yuvarlanır. Tren uzaklaşınca talihsiz adam döner ve çocuğa sorar;
-İsmin nedir evladım senin? Çocuk gayet sakin bir şekilde cevap verir;
-Adolf Hitler!
Bu hikâyedeki çocuğun ismi bazı yerlerde George W. Bush olarak da geçer. Oraya Sırp kasabı Miloseviç’i de, Saddam’ı da yazabilirsiniz. Sayısız masum insanın canına kasteden birçok isme insanlık tarihi şahit oldu. Onları da yazabilirsiniz bu hikâyenin son kısmına. Yazılacak isimlerden birisi de hiç şüphesiz, binlerce çocuk, kadın genç insanın katili, sayısız ocağı kurutup bir ülkenin ekonomisi ile tüm geleceğini çökerten İmralı adasındaki canidir. Kimse hiçbir şey olmamış gibi davranamaz. Kısaca, sırçadan dam olmaz, caniden can çıkmaz. Haftaya buluşuncaya kadar sağlıklı, mutlu ve huzurlu kalın, hoşcakalın.